13 Aralık 2018 Perşembe






UÇURUM 
(Asla Arkana Bakma)


Şizofreni hastası bir kızın hayatını konu alan film Türkiye'de büyük ses getirecek gibi gözüküyor.
Sosyal Medya Fenomenlerinin rol aldığı filmde topluma sosyal mesaj veren film merakla bekleniyor.
#mustafamiraçkaya 'nın kalemınden Uçurum (Asla Arkana Bakma) filminde Hem Senarist,Hem Yönetmen, Hemde Oyunculuk yapan #mustafamiraçkaya topluma mesaj vermeye devam edıyor.Çok Yakında vizyona gırecek film konusu ve içeriği ile dikkat cekmeye devam ediyor.

5 Aralık 2018 Çarşamba

MUSTAFA MİRAÇ KAYA nın kaleminden gerçek yaşanmış bir hikaye olan El Ummar Cin Yuvası



Ankara da yaşanmış bu gerçek hikayeye bire bir tanık olurken, yaşadıklarımı ve işittiklerimi uzunca bir süre üzerimden atamadım. Cennet ve cehennemin arasında bir yerlerde Araf ta yaşayan bir ailenin hazin sonunu, ailenin üvey kızı B.DEMİR in ağzından dinledim. Koskoca bir aile, enteresan bir şekilde yok oluyor. Geriye ise sadece gizemli bir ev ve ailenin üvey kızları B.DEMİR kalıyor. B.DEMİR in babası olarak bildiği H. DEMİR in aslında yıllar evvel evlatlık aldıklarını halası S. DEMİR ve üvey babası H. DEMİR in bir birlerine yazdıkları mektuplardan öğrenen B.DEMİR in anlatıklarını eksiksiz olarak anlatıyorum..           ( B.DEMİR in isteği üzerine isimleri gizli tutuyoruz)

     "Aslında biz kendi halimizde bir aileydik. Taki bir sabah rahmetli halamın komşusu Remzi bey babamı arayarak RAHMETLİNİN EVİNE BİRİLERİ TAŞINIYOR HABERİNİZ VAR MI sorusuna kadar. Halam öleli tam 2 yıl olmuştu. Babam Halamdan hiç bir zaman iyi bahsetmemişti bize. Halam beni pek severdi, ama ablamdan ve annemden hiç iyi söz etmezdi. Halam öldükten sonra annem halamın evine taşınmayı çok istemişti. Babam hiç yanaşmamıştı ve halamın bizden başka kimsesi yoktu. Peki evi kim vermişti kiraya. Babamla beraber olayı anlamak için halamın evine gittik. Kapıyı çaldık. Kapıyı küçük bir kız çocuğu açtı. Hemen ardından orta yaşlarda tekerlekli sandalyesiyle beliren bir adam buyurun dedi. Babam evin sahibi olduğumuzu, evin kardeşi S.DEMİR tarafından miras kaldığını söyledi. Kiracı adamın o sözleri babamı ve beni şok etti. Nasıl olur. S.Demir bu evi geçen hafta bize kiraya verdi. Adam hanımına seslendi ve sözleşmeyi istedi. Kadın kira kontratını getirdi ve altında halamın imzası vardı. Babam olayın şokunu atlattıktan sonra  önce eve sonra karakola gittik. Halamın öldüğünü belgeleyen evraklar ve delillerle memur beylere olayı anlattık. Memurarla beraber eve gittiğimizde ikinci şokumuzu  yaşadık. Evde kimse yoktu ve eve uzun zamandır kimsenin girmediği evin tozu ve örümcek ağlarından belliydi. Memurlarla beraber halamın komşusu Remzi beyin evine gittik. Kapıyı çalıyoruz kimse çıkmıyor. Biraz sonra kapıyı Remzi amcanın kızı Aysel açtı . Babası Remzi amcanın 6 ay önce öldüğünü söyleyince babam ve ben olduğumuz yerde donduk kaldık. Memurlar gitmişti ve biz halamın evinde kalmıştık. Annem ve ablamda az sonra geldi. Ev çok büyüktü gezmek istedim. Hiç evlenmemiş bir kadının evinde neden oyuncaklar vardı ve erkek giysileri. Babam ilk defa halamın hayatını anlattı bize o gece. Halam babamın iş ortağı İbrahim beyle sevgiliymiş. İbrahim bey evli ve üç çocuk babası bir adam ve o adam halamıda hamile bırakmış. Babam bu yüzden İbrahim beyi halam ın evinde bıçaklamış halam ise üzüntüsünden çocuğunu düşürmüş. Babam 6 yıl ceza evinde kalmış ve aftan yararlanarak ceza evinden çıkmış. Babamın söylediğine göre halam yaşadığı bu aşk acısının aynısını babamada yaşatmak istemiş. Bunun için büyüler yaptırmış. Annem bu süreçte ablama hamileymiş ve  çok zor bir doğum gerçekleşmiş fakat ablam sağlıklı doğmuş taki 8 yaşına kadar. 8 yaşından sonra sürekli varlıklar gördüğünü ve yaşlı bir kadının sürekli kendisini çağırdığını söylüyormuş. Gitmedikleri hacı hoca doktor kalmamış. Ablam bu yaşa kadar geldi fakat her perşembe gecesi uykusundan avuçları kınalı bir şekilde uyanıyordu.Bu durum baya bir süre devam etmiş. Benimde hatırladığım Bir gün halamın komşuları Halamın evden çıktığını fakat evden yüksek seslerin geldiğini ve bir türlü susmadığını söylediler. Babamda beni gönderdi. Eve gittiğimde ise televizyon kapalı ve her yer düzenliydi. halam evde yoktu. O gece halamda kalacaktım. Halamı beklerken gizemli bir sandık dikkatimi çekti. Merakıma engel olamayıp içini açtığımda halam ve babamın yıllarca bir birlerine yazdıkları tehdit içerikli mektuplar. Babam bir mektubunda halama kıyasa kıyas aynı büyüyü bende yaptırdım. Bir gün yalnız öleceksin ve ölümünün nedenini kimse bulamayacak yazmış halamın cevabı kalbimi param parça etmişti. Eğer ben bir gün senden sebeb ölürsem sana yemin ediyorum karın ve senin kanından olan herkes aynı akibiyette ölür. Zavallı B. Seni hala babası zannediyor. Kızın yaşamaz dediler diye onuda anasından babasından kopardın vijdansız yazıyordu. Bu mektuptan sonra neye uğradığımın şaşkınlığındaydımki kapı çaldı kapıyı açtığımda babamlar telaşlı bir şekilde eve girdiler. Salona döndüğümüzde halam bir kanepede ölü yatıyor ve cesedi çürümüştü. Televizyon açık ve son sesti.Bayılmışım. Ayıldığımda hastanedeydim. Otopsi uzmanlarının verdiği rapora göre halam 6 aylık ölü idi. Fakat ben bir kaç gün önce halamla konuşmuştum ve halamın komşuları bir gün önce evden çıkarken halamı gördüklerini iddea ediyorlardı. Polise yaptığımız başvurularda halamın mezarı açıldı ve mezar boştu. Olaydan 1 sene sonra üvey babam üvey annem ve ablam esrarengiz bir şekilde kendilerini halamın evinde asmışlardı " diye anlattı

Bu olayı dinledikten sonra çoğunuz gibi ilk etapta bende çok inanmadım. Taki mektupları, ölüm raporlarını ve diğer delilleri okuyana kadar. O tarihte gazetelerin manşetlerinde hep aynı yazı vardı. 2 sene önce ölen kardeşinin evinde kendisiyle ilgili büyüler buldu, 2 gece sonra esrarengiz bir şekilde tüm ailesiyle beraber yok oldu.
(bu hikayenin telif hakları B.DEMİR tarafından 11.03.2018 tarihinde film olarak çekilmesi üzerine tarafımıza 46. ankara noterinden verilmiştir)

MUSTAFA MİRAÇ KAYA (el-ummar-cin yuvası filminin senaryosu tamam.)


UZUN SÜREDİR ÜZERİNDE DURDUĞUM, CİDDİ ANLAMDA ARAŞTIRMALAR YAPTIĞIM, İŞİMDEN VE AİLEMDEN VAKİT KISARAK KALEME ALDIĞIM el-ummar İSİMLİ SİNEMA FİLMİNİN SENARYOSU HAZIR. TEMMUZ AYI İÇERİSİNDE ÇEKİMLERİNE BAŞLAYACAĞIMIZ BU FİLM MUHTEMELEN EYLÜL AYINDA VİZYONDA OLACAK. ÜSTELİK SÜRPRİZ BİR OYUNCU KADROSU İLE. HER YAZDIĞIM FİLMDE SEYİRCİMİN VE KORKU SEVERLERİN BEKLENTİSİ BİRAZ DAHA YÜKSELDİ. HATTA ARALARDA BU USTALIK SEVİYEN DİYENLER BİLE VAR.
GELELİM HİKAYEMİZE. HİKAYEMİZ ANKARA DA GERÇEKLEŞMİŞ BİR OLAYDAN ALINARAK KURGULANMIŞTIR. BİRE BİR AYNISINI YASAL ZORUNLULUKLARDAN DOLAYI YAPAMIYORUZ MALUMUNUZ. HİKAYEMİZDE PSİŞİK GÜÇLERE SAHİP BİR GENCİN YILLAR SONRA YİNE KENDİ KANINDAN BİR AKRABASININ BÜYÜ YAPTIĞI BİR AİLE İLE TANIŞMASIYLA BAŞLIYOR. YAŞANILAN ÜRKÜTÜCÜ VE SİPRİTÜEL OLAYLAR NETİCESİNDE KENDİSİNDEN YARDIM ALAN AİLENİN SÖZ KONUSU BÜYÜSÜNÜ BOZARKEN, BÜYÜ YAPANIN KENDİ AKRABASI OLDUĞUNU ÖĞRENEN MEDYUM, BU SEFER KENDİ KAN BAĞI İLE BÜYÜK BİR SAVAŞIN İÇİNDE BULUYOR KENDİNİ. ÇOCUKLUĞU BOYUNCA SÜREKLİ BÜYÜ VE BUNA BENZER OLAYLARIN İÇİNDE OLAN GENÇ, YARDIM ALDIĞI AİLEYİ KURTARMAK ADINA UCU BUCAĞI OLMAYAN KARANLIK BİR KUYUYA SIKIŞIP KALIYOR.
YAZARKEN ETKİLENDİĞİM VE PERSONELLER İMİN DAHİ YETER ARTIK YAZMA BOŞ VER DEDİĞİ BU HİKAYEYİ ÇEKERKEN KİM BİLİR NE GİBİ OLAYLARLA KARŞILACAĞIZ. ZİRA DİĞER FİLMLERİMDE BAŞIMIZA PEKTE HOŞ OLMAYAN OLAYLAR GELDİ. GEREK YAZARKEN SÜREKLİ YANIMDA OLAN KIYMETİ PAHA BİÇİLMEZ DEĞERLİ MENAJERİM SAYIN EMRAH AKYÜZ BEYE , SOSYAL MEDYA UZMANIM VE GRAFİK ERİM SAYIN HASAN ÜZER VE TUĞBA BAYRAK HANIMA VE CAN DOSTUM VE KIYMETLİ YAPIMCIM TARIK KARAKULAK BEY EFENDİYE SONSUZ TEŞEKKÜRLERİMİ SUNARIM